Saçlar günlük rutinler olan yıkama, tarama, şekillendirme gibi işlemlerin yanında boyama ve ısı uygulama gibi nedenlerle yıpranabilir ve bu yıpranmaların sonucunda da saç kırılması oluşabilir. Özellikle saç boyama işlemleri, saçların boyayı içine alabilmesini sağlamak için saçın katmanlarına müdahale eder. Bu işlemlerin çok sık tekrarlanması sonucunda ise saç geçirgen hâle gelir ve yıpranır. Sonrasında da daha kuru ve daha kırık saçlarla karşılaşmak kaçınılmaz olabilir. "Saç kırılması neden olur?” sorusuna bir yanıt bulunmasından sonra sırada bu kırıkların nasıl önlenebileceği konusu gelir.
Saç kırılmalarının önüne geçebilmek için öncelikle saçların nemini korumasına özen gösterilmesi gerekir. Nemsizlik, saçların kırılmasına sebep olan önemli bir etken bu yüzden bu sorunu engellemek için saçların saç tipine uygun ürünler ile desteklenmesi gerekir. Saçları toka ile sıkı bağlamak da saçların kırılmasının yolunu açar. Bu yüzden saçları gün içinde ara ara açarak nefes almasını sağlamak ya da toplanıyorsa sıkı olmayan bir toka ile bağlamak, saç kırılmasının önüne geçilmek için yapılacak adımlardan biri olabilir.
Saçların sağlıklı uzaması için onların kırılmasını engellemek ve saçlara uygun ürünlerle bakım yapmak gerekir. Haftalık hijyen rutinleri içerisine saç bakım ürünleri; saç maskeleri, saç yağları ve saç serumları eklenerek saçların daha sağlıklı uzaması ve yıpranmışlığının giderilmesi sağlanabilir.
Sağlıklı ve parlak görünümlü saçlar; yalnızca saçların güzelliği için değil, aynı zamanda kişinin kendisini iyi hissetmesi için de oldukça önemli. Saçların sağlığının korunabilmesi için "Saç kırılması nasıl önlenir?” sorusu, saçlarına bakım yapmak isteyenlerin cevabını en çok merak ettiği sorular arasında yer alıyor.
Saçların nem dengesinin ve sağlığının korunması, onların kırılmasını önlemek için yapılabilecek uygulamalar sayesinde saç kırıkları önlenebilir ve oluşan saç kırıkları giderilebilir. Öncelikle saça uygulanacak ürünün saçın ihtiyacını karşılayacak olması oldukça önemli. Birçok bakım ve koruma ürünü olsa da öncelikli olarak kırıkları ortadan kaldıran ve kırık oluşumunu önleyecek ve nem dengesini sağlayabilecek ürünlere yönelmelisiniz. Saç kırılmasını önlemek için yapılacak en basit adım ise saçlarınızı tararken ıslatmanız olacak. Saçlar kuruyken tarandığı zaman kırılmaya daha açık olur. Ancak ıslak ve nemli olan saçlar, tararken çok daha az kırılma gösterir. Ek olarak sıcak makinelerle yapılacak olan fön ve kıvırma gibi işlemleri saçlarınıza sık sık uygulatıyorsanız saçlarınızı bu işlemlerin ısısına karşı koruyacak koruyucu ürünleri de bakım rutininiz içerisine ekleyerek saçlarınızın yıpranma seviyesini olabildiğince düşük oranlarda tutabilirsiniz.
Saçlarınızın bakımı kadar temizlik rutininde de destekleyici ürünler kullanabilirsiniz. Saçlarınızı besleyen saç bakım kremleri, yağlar ve şampuanların içeriklerinde bitkisel ve destekleyici içeriklerin çok olmasına özen gösterirseniz saçlarınızdaki kırık miktarları da azalacaktır. Çantanızda taşıyabileceğiniz saç bakım ve koruma spreyleri ile de gün içerisinde saçınızın ihtiyaç duyduğu nem oranını sağlayabilir ve kuru saç uçları sorunu gibi problemlerin önüne geçebilirsiniz.
"Saç kırılması nasıl geçer?” sorusu, her kadının aklını meşgul edebilir. Öncelikle saçlarınızdaki kırıkları bakım ürünleri ile onarmalısınız ancak bununla birlikte saçların bedensel vitaminlerle beslendiğini de unutmamalısınız. Bu yüzden iyi bir beslenme düzeni ve ek vitaminlerle sağlayacağınız destekle saçlarınızı çok daha güçlü ve parlak bir hâle getirebilirsiniz.
Vitamin eksikliği, saçlarınızın sağlığını direkt olarak etkiler. Beslenme düzeni her zaman vücudun ihtiyaç duyduğu besinleri depolayabilmesi için yeterli olmayabilir. Bu yüzden destekleyici vitaminler sayesinde saçlarınızı güçlendirebilirsiniz. Saç yıpranması konusunda kullanılması gereken takviyeleri doktorunuzun gözetiminde kullanmalısınız. Gereksiz yere kullanılan vitaminler, yarardan çok zarar verebilir. Tüketilmesi gereken en önemli şeylerin arasında su da yer alır. Su, gün içinde ihtiyaç duyulan nem dengesini sağlayarak saçlarınızın ihtiyacı olan nemi korumasına katkı sağlar.
"Saç kırılması hangi vitamin eksikliğinden olur?” sorusuna tek bir vitaminle yanıt verilemeyebilir. Saçlar, birçok vitamin ve minerale ihtiyaç duyar. Örneğin A vitamini, saçın nem dengesinin korunmasını sağlayan önemli vitaminlerden biridir. Saç köklerini ve saç derisini beslemeye yardımcı olur. B3 vitamini, kan dolaşımını desteklediği için saç derisinin sağlıklı olmasında destekleyici bir etkisi olur. B5 vitamini, saçların parlaklık kazanmasında etkilidir. B7 vitamini, yani H vitamini, saç derisinin güçlenmesinde oldukça etkili bir vitamindir. B9 vitamini, saçların sağlıklı uzaması için gerekli desteği sağlayabilirken B12 vitamini ise saç uçlarının kırılması konusunda iyileştirici etkilere sahip olur.
B3 vitamini; kırmızı etler, tavuk, balık, süt ve süt ürünleri gibi besinlerde bulunur. Bunun yanında yapraklı sebzeler ve buğday ürünleri de bu vitamin açısından zengindir. A vitamini ise süt ve süt ürünlerinde bol miktarda bulunur ve vücudunuzun ihtiyaç duyduğu A vitamininin bir miktarını karşılayabilir. B7 ismiyle de bilinen biyotin; kuruyemişler, patates ve yumurta sarısı gibi besinler içinde yer alır.
Saç kırılması, birçok farklı saçta farklı şekillerde kendini gösterebilir. "Saç kırılması nasıl anlaşılır?” sorusunun cevabı için saçların uçlarına bakılması yeterli olabilir. Saçların uçları ikiye bölünmüş çatal görünümündeyse ve saç uçlarında yoğun bir beyazlık saçlarda kırılma olduğu anlaşılabilir. Ayrıca saçın görünümü cansızsa ve saç tellerinde pütürlü görüntüler göze çarpıyorsa bu durum da saçlarınızda kırılma problemi olduğunu gösterebilir. Saç uçlarınızda kırılma gördüyseniz öncelikle kırıkların onarılması için bazı yöntemler deneyebilirsiniz. Tüm bu yöntemler yeterli etkiyi göstermezse saçlarınızın kırık uçlarını kestirerek eski sağlıklarına kavuşmalarını destekleyebilirsiniz.
"Saç kırılması nasıl geçer?” sorusunun cevabı, evde kendi imkânlarınızla yapabileceğiniz işlemler olduğu gibi profesyonel bir yardım ve destekleyici bakım ürünleriyle de bulunabilir. Saçların doğal nem dengesini korumasını sağlayacak onarıcı bakım ürünlerini günlük haftalık ve aylık bakım rutinlerinize eklemek saçlarınızın ihtiyaç duyduğu bakım ve onarım ihtiyacını karşılamanıza yardımcı olur. Doğal içeriklere sahip şampuan ya da saç kırılması için maske gibi ürünler, saçlarınızın onarılmasına katkı sunar. Ayrıca saç serumları da saçlarınızdaki yıpranmışlığı gidererek daha sağlam ve parlak bir saça sahip olmanıza yardımcı olur.
Isıl işlemlerden mümkün olduğunca saçlarınızı uzak tutmanız gerekir. Eğer bu işlemleri yaptırmanız gerekecekse saçlarınızı bakım öncesinde ve sonrasında güçlendirmeniz saçınızın sağlığı için iyi olacaktır. Saç kremi kullanmanız da saçlarınızın onarımı için etkilidir. Saçlarınızı yumuşatarak kolay taranmasını sağlatan kremler nemin tutulması için de önemlidir. Yıpranmayı en aza indirmek ve saçlarınızın sağlığını daha uzun süre koruyabilmek için bakım kremlerini saçlarınızı onarıcı bir şampuanla yıkadıktan sonra kullanmanız gerekir. Saçlarınızı onarıcı ve besleyici şampuanlar ile yıkamanız kırıkların onarılmasında ek bir fayda sunar. Bütün bu işlemlerin yanında saçlarınızı çok fazla uzatmak da gücünü kaybetmesine yol açabilir. Bu yüzden düzenli aralıklarla yalnızca uçlarından bile olsa saçlarınızı kestirmeniz, saçlarınızın daha dayanıklı olmasına ve canlanmasına katkı sağlayacaktır.
Ten bakımı zannedildiğinden çok daha önemli. Çünkü insan derisi büyük görevler üstlenen bir uzuv. Bu uzuv vücutta bulunan en büyük organlardan biri. Derinin iç organları ve sistemleri dış etkenlere karşı koruma altına almak gibi mühim bir vazifesi bulunur. Aynı zamanda temasın gerçekleşmesini; sıcak, soğuk, ılık, pütürlü, pürüzsüz, sert, yumuşak gibi dokuların hissedilmesini sağlar. Dokunma organı olarak da bilinen tenin bu sebeple iyi bir bakıma gereksinim duyduğu söylenebilir.
Beslenme bireylerin en temel gereksinimleri arasında yer alır. Yetişkin bireyler yeme ve içme eylemlerini kendileri gerçekleştirebilirken bebekler bu faaliyetleri anne ve baba yardımıyla tamamlayabilirler. Belirli bir döneme kadar bebeklerin beslenmesi yalnızca anne sütü ile sağlanır.
Cilt bakımı kimi bireyler için çok önemliyken kimileri için önemsiz görülür. Oysa canlı ve dolgun bir görünüme sahip olan cilt hemen herkes tarafından hoş karşılanır. Kimse teninin kusurlarla dolu olmasını istemez. Ancak istememek yeterli değil. Doğru ve düzenli bakım yapılmayan ten üzerinde bir süre sonra istenmeyen oluşumlar meydana gelecek. Bu oluşumlar kişiyi fizyolojik ve psikolojik anlamda rahatsız edecek, insanlarla olan iletişimini de olumsuz etkileyecek.
Bedenin canlılığını gösteren en önemli işaret vücudun yapım ve yıkım işlemlerini denge üzerinde tutması. İnsan vücudu hem yapım hem yıkım faaliyetleriyle devamlı olarak kendini yeniler. Yenilenme, aslında doğanın bir kanunu.
Yaşam alanlarının en sevilen ve en çok vakit geçirilen yapıları evler. Genel olarak salon, oturma odası, mutfak, banyo ve yatak odası gibi bölümlerden oluşan konutlar ailenin genişlemeye başlaması ile daha farklı bölümlerin oluşturulmasını gerekli kılar.
Bireyler bazı temel ihtiyaçlarla dünyaya gelirler. Bu ihtiyaçların yaşam boyu giderilmesi gerekir. Cilt bakımı her ne kadar temel bir ihtiyaç gibi görülmese de aslında sağlık açısından oldukça önemli. Çünkü insan vücudu tamamen deri ile kaplı. Bu deri çok katmanlıdır ve bedende yer alan iç organlarla sistemleri koruma altına almayı sağlar.
Cilt bakımında doğallık, etkili sonuçlar ve ışıltı arıyorsanız; Bioxcin'in Gold On Skin Işıltılı Kuru Yağı ile tanışmanın tam zamanı. %98 doğal içerikle geliştirilen bu çok yönlü kuru yağ, cilt, saç ve makyaj rutininizin vazgeçilmez parçası olmaya aday.
Güneş ışığı, yaşam kaynağımız olduğu kadar cildimiz üzerinde de güçlü etkiler yaratır. Yaz aylarında artan dış mekan aktiviteleri, plaj keyifleri, doğa yürüyüşleri ve tatil planları derken cildimiz hem fiziksel hem biyolojik olarak ciddi sınavlardan geçer.
