Olgun cilt bakımı, yenilenmenin azaldığı ciltler için uygulanması gereken cilt bakım rutinini kapsar. Zaman içerisinde yağ bezlerinin faaliyetleri azalır ve ciltte yağ oranı yok denecek kadar düşük seviyeye gelir. Bu durum cilt dokusunda gözeneklerin genişlemesine ve cildin kalın bir yapıya sahip olmasına yol açar. Bu nedenle olgun ciltlerin solgun ve mat bir renge sahip olduğu görülür.
Yaşlanmanın istenmeyen etkileri arasında kolajen kaybı bulunur. Vücutta bulunan bir protein olan kolajen, cildin daha sıkı ve sağlıklı bir görüntüye sahip olmasını sağlar. Genç yaşlarda ekstra bir kullanım gerektirmeden ciltte bulunan kolajen sağlıklı bir cilt görüntüsüne sahip olmaya yardımcı olur. Fakat yaşın ilerlemesiyle birlikte kolajen üretimi yavaşlar ve azalır.
Olgun olarak nitelendirilen ve yaşlanmanın istenmeyen belirtilerinin yoğun olarak görüldüğü cilt tipine olgun cilt adı verilir. Olgun cilt tipinin en belirleyici özelliği ciltte meydana gelen yoğun kolajen kaybı. Kolajen eksikliği ile birlikte cilt gençlik yıllarında olduğu kadar sağlıklı ve diri bir görüntüye sahip olmayabilir. Bu sebeple olgun cilt bakımı titiz ve detaylı şekilde gerçekleştirilmeli.
Farklı markalar tarafından piyasada satılan yaşlanma karşıtı birçok ürün var. Özellikle kadınlar tarafından yoğun bir ilgi gören bu ürünler, uygun şekilde kullanıldıkları takdirde yaşlanmanın istenmeyen belirtilerini gidermeye yardımcı olabilir. Fakat etkili bir sonuç elde etmek adına olgun cilt bakımı için kullanılması gereken ürünler hakkında yeterince bilgi sahibi olmak ve bu ürünler ile doğru bir rutin oluşturmak gerekir.
40 yaş ve üstünde olan bireyler olgun cilt sınıfında yer alır. Olgun cilt karma, yağlı, hassas ve kuru bir yapıya sahip olabilir. Bu doğrultuda cilt tiplerinin ihtiyaçları birbirinden farklı olduğu için olgun cilt tipinde uygulanması gereken bakım rutini diğer cilt tiplerine oranla daha farklı.
Kuru, yağlı veya karma bir cilde sahip olsanız bile yaşlanmanın istenmeyen belirtileri ile birlikte olgun bir cilde sahip hale gelirsiniz ve bu durumda cildinizin ihtiyaçları da değişmeye başlar. Bunun yanı sıra olgunlaşmaya başlayan ciltlerde belirli ortak değişimler görülebilir.
Olgun ciltler için cilt bakımı yapmak istiyorsanız öncelikle cildinizin uğradığı değişikliklerin farkında olmalısınız. Yaşın ilerlemesiyle birlikte ciltte görülen en belirgin özellik azalan nem oranı olur. Gençlik yıllarında kolajen üretimine de bağlı olarak cilt daha sağlıklı ve nemli bir görüntüye sahip olur. Cildin daha sağlıklı ve genç gözükmesini sağlayan en önemli özellik elastik bir yapıya sahip olması. Ancak olgunlaşma ile birlikte ciltte elastik yapı azalır ve nem oranı düşer.
Ciltteki nem oranının düşmesi ile birlikte incelme fark edilir boyuta gelir. Bu durumun pik yaptığı zaman ise menopoz dönemi ile birlikte östrojen hormonunun azaldığı dönem. Bu dönem sonrası ciltte leke ve çizgiler daha belirgin hale gelmeye başlar. Hücre yenilenmesinin durma seviyesine gelmesi ile birlikte derin kırışıklıklar beraberinde gelir ve bu süreç sonrası mutlaka olgun ciltler için bakım ürünleri kullanmak gerekir.
Gençlik yıllarınızda kullandığınız ve cildinize iyi gelen cilt bakım ürünleri olgun cildiniz için uygun olmayabilir. Cildinizin aynı kaldığını düşünüyor olsanız da olgunlaşma ile cildiniz pek çok değişikliğe uğrar. Dolayısıyla olgun cildinizin isteklerinin değişkenlik gösterebileceğini bilmeli ve yapacağınız bakımlar ile ihtiyaçlarını karşılamaya çalışmalısınız.
Kişinin gençlik ve yetişkinlik dönemi boyunca sahip olduğu cilt ergenlik sonrası şekillenir. Yetişkinlik dönemi boyunca sahip olduğunuz ve ergenlik sonrası oluşan cildiniz, kırklı yaşlardan itibaren olgun cilde yerini bırakır. Olgun ciltlerde meydana gelen değişiklikler özellikle yağlı cilt tipine sahip olan kişilerde çok daha belirgin.
“Olgun cilt nedir?” sorusuna kurumaya ve elastikiyetini yitirmeye başlayan cilt olduğu şeklinde yanıt vermek mümkün. Olgun ciltlerin sahip olduğu bu özellik cilt bakım adımları sonrasında mutlaka yoğun bir nemlendirici kullanılması gerektiğini gösterir. Bunun yanı sıra olgun cilt bakımı içerisinde yenileyici ve sıkılaştırıcı ürünler bulunması gerekir. En iyi cilt bakımı ürünleri ile yapacağınız olgun cilt rutini için izlemeniz gereken adımlar:
Temizlik: Farklı cilt tiplerinin ortak ihtiyaçları arasında başarılı bir temizlik adımı bulunur. Olgun cildiniz için gece ve gündüz bakım rutinine temizleyici ile başlamanız gerekir. Rutininize köpüren temizleyiciler yerine yağ ve süt formundaki temizleyicileri dahil etmeniz önerilir. Böylelikle cildin kurumasını önleyerek, nemlendirme sağlayabilirsiniz.
Peeling: Ciltte bulunan ölü derilerin giderilmesi nem kaybını engellemek ve daha sağlıklı bir görüntü yaratmak için oldukça önemli. Bunun için haftada 1-2 kez peeling yapabilirsiniz. Fakat olgun cildiniz için yapacağınız peeling cildinizi yormamalı ve kurutmamalı. Nazikçe arındıran ürünlerden yana yapılacak peeling tercihi, kırışıklık karşıtı cilt bakım süreci için önemli bir rol oynar.
Tonik: Olgun cilt rutini için kullanılacak yüz toniği alkol içermiyor olmalı. Alkolsüz yüz toniği gözenek görünümü genişlemiş olan ciltlerde sıkılaştırıcı etki yaratır. Olgun cilt bakımı için AHA içeren toniklerden yana da tercih yapılabilir. Bunun yanı sıra tonikten yana tercihinizi yatıştırıcı ve nemlendirici özelliğe sahip ürünlerden yana yapmanız önerilir.
Serum: Nemlendirme denildiğinde akla gelen ürünlerin başında serumlar gelir. Onarıcı serum olgun cilt bakımının en önemli parçalarından biri. Bakım kremi öncesi kullanılması gereken serum, kremin ciltte nüfuz ettiğinden daha alt katmanlarına nüfuz edebilir. Böylelikle kolajen ve elastin liflerini uyarır. Yenileyici özelliğe sahip olan retinol serum gibi ürünlerin olgun cilt bakım rutinine dahil edilmesi gerekir. Serumlar kırışıklık, leke, mat görüntü, yorgunluk, nem ve sıkılık kaybı gibi pek çok soruna karşı başarılı bir aksiyon verir. Kolajen kaybının çok yoğun olduğu bu dönemde haftada 1-2 kez, nemlendirme öncesi kolajen serum kullanılması önerilir. Kolajen serumu gündüz rutinlerinize ekleyebilir, gece rutinlerinizde ise gece serumu kullanabilirsiniz. Eğer gündüz rutininde serum kullanıyorsanız cildinizi güneş koruyucu ile korumaya daha yoğun özen göstermelisiniz.
Nemlendirici: Olgun ciltlerin en çok ihtiyaç duydukları cilt bakım adımı nemlendirme adımı. Olgun ciltler için krem kullanarak gerçekleşebilecek olan bu adım cildin daha canlı ve daha sağlıklı gözükmesini sağlar. Gün içerisinde cilt stres, rüzgar, ısı ve güneş ışınları gibi faktörlerin etkisiyle nemini kaybeder. Cildin nem kaybetmesi ise canlı bir görüntüye sahip olmasına engel olur. Bu noktada kullanılacak olan gündüz kremi gün boyunca cildin daha sağlıklı ve parlak bir görüntüye sahip olmasını sağlar. Nemlendirme adımı için yalnızca gündüz kremi yeterli değil. Bunun yanı sıra cilt bakım rutinine sıkıştırıcı krem gibi ürünlerin dahil edilmesi gerekir. Ayrıca göz altı kremi gibi ürünler ile göz altı torbalarının ve göz altında meydana gelen kırışıklıkların giderilmesi mümkün olabilir. Tüm bunların yanı sıra cilt bakımı rutininizi yenileyici ve onarıcı özelliğe sahip olan gece kremi ile bitirmeniz önerilir.
Maske: Yüz maskesi, cilde ihtiyaç duyduğu çeşitli etkenleri sağlayan cilt bakım ürünleri. Cildinize leke karşıtı krem ile ihtiyaç duyduğu nemi sağlamaya çalışıyor olsanız bile, bu ürün tek başına her zaman yeterli olmayabilir. Bu durumda cildinizin ihtiyaç duyduğu nemi haftada 1-2 kez yapacağınız maske ile sağlayabilirsiniz.
Güneş kremi: Güneşten korunmak her yaşta cilt için çok önemli. Özellikle olgun ciltlerin nem kaybı yaşadığı göz önünde bulundurulduğunda güneşin zararlı etkilerinden mutlaka korunmaları gerekir. Yaşlanmanın istenmeyen etkilerini gideren ve daha sağlıklı bir cilt görüntüsü yaratan hyaluronik asit içerikli güneş kremleri kullanılabilir. Böylelikle hem güneşten korunma hem bakım rutini oluşturma ihtiyacı aynı anda karşılanmış olur.
Ten bakımı zannedildiğinden çok daha önemli. Çünkü insan derisi büyük görevler üstlenen bir uzuv. Bu uzuv vücutta bulunan en büyük organlardan biri. Derinin iç organları ve sistemleri dış etkenlere karşı koruma altına almak gibi mühim bir vazifesi bulunur. Aynı zamanda temasın gerçekleşmesini; sıcak, soğuk, ılık, pütürlü, pürüzsüz, sert, yumuşak gibi dokuların hissedilmesini sağlar. Dokunma organı olarak da bilinen tenin bu sebeple iyi bir bakıma gereksinim duyduğu söylenebilir.
Beslenme bireylerin en temel gereksinimleri arasında yer alır. Yetişkin bireyler yeme ve içme eylemlerini kendileri gerçekleştirebilirken bebekler bu faaliyetleri anne ve baba yardımıyla tamamlayabilirler. Belirli bir döneme kadar bebeklerin beslenmesi yalnızca anne sütü ile sağlanır.
Cilt bakımı kimi bireyler için çok önemliyken kimileri için önemsiz görülür. Oysa canlı ve dolgun bir görünüme sahip olan cilt hemen herkes tarafından hoş karşılanır. Kimse teninin kusurlarla dolu olmasını istemez. Ancak istememek yeterli değil. Doğru ve düzenli bakım yapılmayan ten üzerinde bir süre sonra istenmeyen oluşumlar meydana gelecek. Bu oluşumlar kişiyi fizyolojik ve psikolojik anlamda rahatsız edecek, insanlarla olan iletişimini de olumsuz etkileyecek.
Bedenin canlılığını gösteren en önemli işaret vücudun yapım ve yıkım işlemlerini denge üzerinde tutması. İnsan vücudu hem yapım hem yıkım faaliyetleriyle devamlı olarak kendini yeniler. Yenilenme, aslında doğanın bir kanunu.
Yaşam alanlarının en sevilen ve en çok vakit geçirilen yapıları evler. Genel olarak salon, oturma odası, mutfak, banyo ve yatak odası gibi bölümlerden oluşan konutlar ailenin genişlemeye başlaması ile daha farklı bölümlerin oluşturulmasını gerekli kılar.
Bireyler bazı temel ihtiyaçlarla dünyaya gelirler. Bu ihtiyaçların yaşam boyu giderilmesi gerekir. Cilt bakımı her ne kadar temel bir ihtiyaç gibi görülmese de aslında sağlık açısından oldukça önemli. Çünkü insan vücudu tamamen deri ile kaplı. Bu deri çok katmanlıdır ve bedende yer alan iç organlarla sistemleri koruma altına almayı sağlar.
Cilt bakımında doğallık, etkili sonuçlar ve ışıltı arıyorsanız; Bioxcin'in Gold On Skin Işıltılı Kuru Yağı ile tanışmanın tam zamanı. %98 doğal içerikle geliştirilen bu çok yönlü kuru yağ, cilt, saç ve makyaj rutininizin vazgeçilmez parçası olmaya aday.
Güneş ışığı, yaşam kaynağımız olduğu kadar cildimiz üzerinde de güçlü etkiler yaratır. Yaz aylarında artan dış mekan aktiviteleri, plaj keyifleri, doğa yürüyüşleri ve tatil planları derken cildimiz hem fiziksel hem biyolojik olarak ciddi sınavlardan geçer.
