Güneş kremi, sadece yaz aylarında tatilde kullanılması gereken bir ürün değil, aslında dört mevsim boyunca cildi koruyan ve sağlıklı görünümünü sürdüren bir bakım ürünüdür. Cilt yaşlanmasının, lekelenmelerin ve çeşitli cilt hastalıklarının önemli bir kısmı güneşe bağlı gelişen UV hasarlarından kaynaklanır. Bu nedenle doğru güneş kremi seçimi, cilt sağlığının korunması açısından büyük önem taşır. Ancak yalnızca “yüksek SPF” ibaresine odaklanmak yeterli değildir. Cilt tipi, kullanım alışkanlıkları ve ürünün içeriği gibi birçok faktör göz önünde bulundurulmalıdır. [1]
SPF (Sun Protection Factor), güneş koruma faktörünün kısaltmasıdır ve cildi güneşin UVB ışınlarına karşı ne kadar süreyle koruyabileceğini gösterir. Örneğin, SPF 30 bir ürün cildi güneş yanıklarına neden olan UVB ışınlarına karşı 30 kat daha fazla korur. Ancak sadece yüksek SPF’li ürün kullanmak yeterli değildir; aynı zamanda ürünün geniş spektrumlu olup UVA ışınlarına karşı da koruma sağlaması gerekir. UVA ışınları, cildin derin katmanlarına nüfuz ederek yaşlanma belirtilerine neden olabilir. Bu yüzden ürün etiketinde "UVA/UVB koruması" veya "broad spectrum" ifadesi aranmalıdır. [2]
Güneş kremleri, koruma sağlamak için iki ana filtre türünden birini ya da her ikisini kullanır: fiziksel (mineral) ve kimyasal filtreler.
Fiziksel filtreler (örneğin çinko oksit ve titanyum dioksit), cilt yüzeyinde bir bariyer oluşturarak UV ışınlarını yansıtır. Bu filtreler özellikle hassas ciltler için uygundur ve bebeklerde ya da atopik ciltlerde tercih edilir. Kimyasal filtreler ise UV ışınlarını emer ve zararsız hale getirir. Avobenzone, octinoxate gibi içerikler bu gruba girer. Kimyasal filtreli ürünler genellikle daha ince yapılıdır ve ciltte beyazlık bırakmaz. Hangi filtrenin tercih edileceği cilt tipine, kullanım konforuna ve alerji riskine göre değişiklik gösterebilir. [3]
Güneş kremleri yalnızca zararlı UV ışınlarını engellemekle kalmamalı, aynı zamanda cilde bakım yapan nazik içeriklerle de desteklenmiş olmalıdır. Cilt sağlığını korumak ve günlük bakım rutinine entegre etmek için seçilen güneş kreminin formülasyonu büyük önem taşır. Özellikle hassas ve problemli ciltlerde, tahrişi önlemek ve cilt bariyerini korumak adına içerik etiketine dikkatle bakmak gerekir.
İdeal bir güneş kremi:
Antioksidanlar, yani C vitamini, E vitamini gibi bileşenler, sadece güneş ışınlarının zararlı etkilerini değil, aynı zamanda serbest radikallerin neden olduğu cilt yaşlanmasını da engellemeye yardımcı olur.
Nemlendirici bileşenler arasında yer alan gliserin, hyaluronik asit ve pantenol gibi içerikler, cildi gün boyu nemli tutarak kuruluğa karşı etkili koruma sağlar.
Ek olarak, bazı ürünlerde niacinamide ve aloe vera gibi yatıştırıcı içerikler de bulunabilir. Bunlar özellikle güneşe hassas ciltlerde tahrişi ve kızarıklığı azaltmaya yardımcı olur.
Bu tarz zengin içerikli güneş kremleri yalnızca dış faktörlere karşı bir kalkan görevi görmekle kalmaz; aynı zamanda cilt bakımının önemli bir aşaması haline gelir. Özellikle gün boyunca makyaj altında veya açık havada uzun süre kalınan durumlarda, ciltteki nem kaybını önleyerek cildi daha canlı ve sağlıklı gösterir. Güneş kremi artık sadece yaz aylarının değil, dört mevsimin cilt bakım favorisi haline gelmiştir. [4]
Güneş kremini doğru zamanda ve doğru şekilde uygulamak, koruyuculuğu en üst düzeye çıkarmak için önemlidir. Güneş kremleri genellikle cilt bakım rutininin son aşamasında, nemlendiriciden sonra ve makyajdan önce uygulanır. Güneşe çıkmadan 15-20 dakika önce tüm açık cilt yüzeylerine eşit şekilde sürülmeli ve her 2-3 saatte bir yeniden uygulanmalıdır. Deniz, havuz veya aşırı terleme durumunda ise bu süre daha da sıklaştırılmalıdır. Unutulmamalıdır ki kapalı havalarda dahi güneş ışınları cilde ulaşabilir, bu yüzden güneş kremi yıl boyunca günlük bakımın bir parçası olmalıdır. [5]
Gündelik kullanım için ideal bir güneş kremi, hafif yapılı olmalı ve ciltte ağırlık hissi bırakmamalıdır. Nemlendirici etkili SPF’li ürünler, özellikle kuru ciltler için ideal bir seçenek sunar. Yağlı veya akneye eğilimli ciltlerde ise matlaştırıcı etkili ve komedojenik olmayan yapılar tercih edilmelidir. Cilt tipine uygun ürün seçimi, hem koruyuculuğu artırır hem de cilt sağlığını uzun vadede destekler. [6]
Bioxcin Sun Care Serisi, her cilt tipine özel geliştirilen formülleriyle hem güneşten koruma hem de cilt bakımı sağlar. Hassas, kuru, yağlı, karma ve leke eğilimli ciltler için özel olarak formüle edilen bu serideki ürünler; bitkisel içerikleri, dermatolojik olarak test edilmiş yapıları ve hafif dokularıyla öne çıkar. SPF 50+ seviyesinde koruma sunan bu ürünler, aynı zamanda cildin nem dengesini korumaya, kızarıklığı azaltmaya ve güneşe bağlı yaşlanma belirtilerini önlemeye yardımcı olur. Günlük kullanıma uygun olan bu ürünleri cilt bakım rutininizin son adımına ekleyerek Bioxcin güvencesiyle cildinizi koruyabilirsiniz.
Kaynakça:
https://www.healthline.com/health/beauty-skin-care/sunscreen-types
https://health.clevelandclinic.org/how-to-choose-the-best-sunscreen-for-your-skin
Ten bakımı zannedildiğinden çok daha önemli. Çünkü insan derisi büyük görevler üstlenen bir uzuv. Bu uzuv vücutta bulunan en büyük organlardan biri. Derinin iç organları ve sistemleri dış etkenlere karşı koruma altına almak gibi mühim bir vazifesi bulunur. Aynı zamanda temasın gerçekleşmesini; sıcak, soğuk, ılık, pütürlü, pürüzsüz, sert, yumuşak gibi dokuların hissedilmesini sağlar. Dokunma organı olarak da bilinen tenin bu sebeple iyi bir bakıma gereksinim duyduğu söylenebilir.
Beslenme bireylerin en temel gereksinimleri arasında yer alır. Yetişkin bireyler yeme ve içme eylemlerini kendileri gerçekleştirebilirken bebekler bu faaliyetleri anne ve baba yardımıyla tamamlayabilirler. Belirli bir döneme kadar bebeklerin beslenmesi yalnızca anne sütü ile sağlanır.
Cilt bakımı kimi bireyler için çok önemliyken kimileri için önemsiz görülür. Oysa canlı ve dolgun bir görünüme sahip olan cilt hemen herkes tarafından hoş karşılanır. Kimse teninin kusurlarla dolu olmasını istemez. Ancak istememek yeterli değil. Doğru ve düzenli bakım yapılmayan ten üzerinde bir süre sonra istenmeyen oluşumlar meydana gelecek. Bu oluşumlar kişiyi fizyolojik ve psikolojik anlamda rahatsız edecek, insanlarla olan iletişimini de olumsuz etkileyecek.
Bedenin canlılığını gösteren en önemli işaret vücudun yapım ve yıkım işlemlerini denge üzerinde tutması. İnsan vücudu hem yapım hem yıkım faaliyetleriyle devamlı olarak kendini yeniler. Yenilenme, aslında doğanın bir kanunu.
Yaşam alanlarının en sevilen ve en çok vakit geçirilen yapıları evler. Genel olarak salon, oturma odası, mutfak, banyo ve yatak odası gibi bölümlerden oluşan konutlar ailenin genişlemeye başlaması ile daha farklı bölümlerin oluşturulmasını gerekli kılar.
Bireyler bazı temel ihtiyaçlarla dünyaya gelirler. Bu ihtiyaçların yaşam boyu giderilmesi gerekir. Cilt bakımı her ne kadar temel bir ihtiyaç gibi görülmese de aslında sağlık açısından oldukça önemli. Çünkü insan vücudu tamamen deri ile kaplı. Bu deri çok katmanlıdır ve bedende yer alan iç organlarla sistemleri koruma altına almayı sağlar.
Cilt bakımında doğallık, etkili sonuçlar ve ışıltı arıyorsanız; Bioxcin'in Gold On Skin Işıltılı Kuru Yağı ile tanışmanın tam zamanı. %98 doğal içerikle geliştirilen bu çok yönlü kuru yağ, cilt, saç ve makyaj rutininizin vazgeçilmez parçası olmaya aday.
Güneş ışığı, yaşam kaynağımız olduğu kadar cildimiz üzerinde de güçlü etkiler yaratır. Yaz aylarında artan dış mekan aktiviteleri, plaj keyifleri, doğa yürüyüşleri ve tatil planları derken cildimiz hem fiziksel hem biyolojik olarak ciddi sınavlardan geçer.
